Boz GüvercinBoz güvercin, Türkiye sınırları içerisinde en geniş yetişme alanına sahip güvercin cinslerinden biridir. Dünya genelinde de yetişme alanlarına sahip olan bu güvercin, uluslararası literatürde "Damascus" olarak bilinmektedir. Şam'da yetişme alanı bulan bu güvercin türü, Türkiye'de ise "İstanbullu güvercin", "ela göz güvercin", "karagöz güvercin" ve "muz" gibi farklı isimlerle anılmaktadır. Güvercin yetiştiricileri tarafından oldukça rağbet gören bu tür, hobi olarak güvercin yetiştiriciliği yapan kişiler tarafından da çok beğenilmektedir. Ancak bu kuşların yetişme alanı iklim koşulları ve hava şartlarına bağlı olarak sınırlıdır. Türkiye'de bu tür güvercinler genellikle Urfa ilinde yetiştirilmektedir. Tarihsel GelişimBoz güvercin türü, geçmişten günümüze kadar yaygın olarak yetiştirilmiştir. Günümüzde de bu güvercin türünün soyunu devam ettirdiği ve saf kan olarak yetişme alanı bularak çoğaltıldığı bilinmektedir. Ancak, dünya genelindeki yetişme alanları oldukça azalmış ve günümüzde bu türe ender olarak rastlanmaktadır. Eski zamanlarda Mısır döneminde yapılan piramitlerde şekillendirilerek taşlara işlenmiş olan bu güvercinlerin, İstanbul ilinin çok eski zamanlara dayandığını belirtmektedir. Boz güvercin, 1600'lü yıllarda İran ve Osmanlı devletlerinde de yetiştirilmiştir. Özellikle 1868 yılında Osmanlı Padişahı Abdülaziz tarafından İngiltere'ye gönderilmesiyle bu türün tüm dünyaya yayılması sağlanmıştır. Bu nedenle boz güvercin, ülkemizden tüm dünya ülkelerine yayılmıştır. Fiziksel ÖzelliklerBoz güvercin, yapısı itibariyle oldukça iri bir yapıya sahip, kendine has bir renge sahip ve dik duruşlu bir güvercin türüdür. Bu güvercin, filo güvercinleri arasında yer almakta ve genel olarak da filo güvercini olarak kullanılmaktadır. Uçuş performansı oldukça yüksektir ve havada kalma süresi çok uzundur. Vücut yapısı itibariyle tüyleri kadifemsi ve ipeksi bir özelliğe sahiptir. Bu güvercine el değdiğinde, sanki yumuşacık tüy yumağına dokunuyormuş gibi bir his oluşur. Göğüs yapısı itibariyle ise bu kuşlar, daha fazla uçma olanağına sahiptir. Geniş bir uçma alanına sahip olan bu güvercin, yorulmadan çok fazla yol gidebilir. Ayrıca, bazı güvercinlerde olduğu gibi yetiştiricisine yani sahibine çok düşkündür. Gönderildiği yere gider ve tekrar sahibine ulaşır. Boz güvercin, gözleri ve gaga yapısı ile oldukça önemlidir. Bu güvercinlerin gözlerinin parlak siyah ve iri olması, güvercinin sağlıklı olduğu anlamına gelir. Ancak göz yapısı içe çökük ve mat renkte ise bu kuşun sağlıksız olduğu anlaşılır. Yetiştiricilik ve Soy DevamlılığıBoz güvercin, güvercin üreticileri tarafından soylarının devamlılığını sağlamak için hassasiyetle yetiştirilmektedir. Damızlık olarak yetiştirilen bu güvercinlerin üretimi yapılmaktadır. Irklarının yapısı itibariyle nadir bulunan kuşlar arasında yer almaktadır. Eski zamanlardan beri güvercin yetiştiricileri tarafından saf kan olarak yetiştirilen ve soyunun devamlılığı sağlanan bu güvercinler, günümüzde saf kan olarak değil, farklı türden güvercinlerle eşleştirilerek üretilmektedir. Bu durum, bu güvercin türlerinin soyunun tükenmesine sebebiyet vermektedir. Orijinal yani saf kan boz güvercin olduğu, renginden anlaşılmaktadır. Vücut rengi ile kanat ve kuyruk renkleri aynı olan güvercin, saf kan güvercindir. Dünya çapında bu güvercin, güvercin üreticileri tarafından oldukça yüksek fiyatlarda satılmaktadır. |
.jpg "Boz Güvercin Türleri ve Özellikleri")
.jpg "Güvercin Yumurtası Kaç Günde Çatlar?")
.JPG "Karakuyruk Güvercin Türleri ve Özellikleri")
.jpg "Ballı Güvercin Türleri ve Özellikleri")
.jpg&description=Boz Güvercin Türleri ve Özellikleri){kind=link}
Boz güvercinin Türkiye'deki yetişme alanı ve tarihçesi hakkında bilgi edinirken, bu kuşların geçmişten günümüze nasıl bir yol katettiğini düşünmeden edemiyorum. Özellikle Osmanlı döneminde bu güvercinlerin İngiltere'ye gönderilmesi, onların uluslararası arenada tanınmasını sağlamış. Bu durum, bazen yerel bir türün bile globalleşme sürecine girmesinin ne kadar etkili olabileceğini gösteriyor. Ayrıca, bu güvercinlerin fiziksel özellikleri ve uçuş performansları, onları gerçekten özel kılıyor. Ancak, saf kan boz güvercinin korunması ve devamlılığının sağlanması için gösterilen hassasiyet, günümüzde bu türlerin neden bu kadar azaldığını düşündürüyor. Peki, sizce bu türlerin korunması için ne gibi adımlar atılmalı?
Cevap yazKırdar,
Boz Güvercinin Tarihçesi hakkında yaptığınız analiz oldukça dikkate değer. Osmanlı döneminde kuşların İngiltere'ye gönderilmesi, gerçekten de bu türlerin uluslararası alanda tanınmasını sağlamış ve onların globalleşme sürecine girmesini hızlandırmıştır. Bu durum, yerel türlerin bile uluslararası platformda nasıl bir değer kazanabileceğini gösteriyor.
Koruma Önlemleri noktasında, bu türlerin sürdürülebilirliğini sağlamak için birkaç önemli adım atılabilir. Öncelikle, saf kan boz güvercinlerin korunması için özel koruma alanları oluşturulabilir. Bu alanlar, güvercinlerin doğal yaşam alanlarını koruyacak ve üreme süreçlerini destekleyecek şekilde düzenlenmelidir. Ayrıca, bu türlerin yetiştirilmesi ve bakımı konusunda bilinçlendirme çalışmaları yapılmalı, yerel halk ve ilgili kuruluşlarla işbirliği sağlanmalıdır.
İzleme ve Araştırma faaliyetleri de oldukça önemlidir. Boz güvercinlerin popülasyon dinamiklerini ve sağlık durumlarını takip eden bilimsel araştırmalar yapılmalı, bu bilgilerin ışığında koruma stratejileri geliştirilmelidir.
Son olarak, bu türlerin tanıtımını artırmak için eğitim programları ve kampanyalar düzenlenebilir. Böylece, hem farkındalık artırılır hem de koruma çabaları desteklenmiş olur. Bu adımlar, boz güvercinlerin gelecekte daha güvenli bir yaşam sürmelerine yardımcı olabilir.